Şakir Tuncay Uyaroğlu

Şakir Tuncay Uyaroğlu

Alıştırmalar - 8

ALIŞTIRMALAR-8

Saygı değer okuyucularım; bugün size 50 tane alıştırma maddesi daha sunuyorum. İmla ve noktalama bilginizi bir yoklayın bakalım. Bu cümlelerin doğrularını bir yere yazın ve sonra da benim sunduğum doğrularla bir karşılaştırın. “Türkçe Konuşacaksak, Türk’çe Konuşalım.” adlı kitabım için 1001 alıştırma maddesi olarak hazırladığım bu bölümle ilgili paylaşımlara arada bir devam edeceğim. İnşallah, faydası olur diye ümit ediyorum.

YANLIŞLAR

 

401. Film, konusu içinde, oyuncuları içinde seyredilir.

402. Gaflet seli bastığı zaman, toprak da uyuyanla taht ta uyuyanın hiç bir farkı kalmaz.

403. Garipdir, yükü çeken manda ses çıkarmazda, kağnı iniler.

404. Gavur dağlarında ki mığır tepesinin yüksekliği 2275, Akkayanın ki ise ikibin 500 metredir.

405. Geçen akşamda buna benzer bir haber dinlemiştim.

406. Geçsede gençlik çağım, boş kalsada kucağım, sözümü tutacağım; adını anmayacağım…

407. Gelmişte bizi ev de bulamamış.

408. Gelsede en acı sözler dilime, uçacak sanırım bir kaç kelime, bir alev halin de düştün elime; hani ey göz yaşım akmıyacaktın…

409. Gelsenizde, kimseyi bulamazsınız.

410. Gençken bilgi ağacını dikelimki, yaşlandığımız zaman gölgesin de barınacak bir yerimiz olsun.

411. Gençler yeniliğin, yaşlılarda alışkanlığın esiridir.

412. Gençliğe üç öğüdüm var: çalışın, çalışın, çalışın.

413. Gençlik çabuk geçer derler; unutmayalımki, ihtiyarlıkta öyledir.

414. Gençlik de para kazan, kocalık ta kur kazan.

415. Gerçek dostluklar, ateşböceği gibidir; karanlık da kendisini belli eder.

416. Gerçek sevgi, iyilik gördüğün de artmıyan ve kötülük gördüğün de eksilmiyendir.

417. Gerçek zenginlik, bulunca sevinmemek, kaybedince üzülmemekdir.

418. Gerçekten zeki olanlar, aynı zamandada alçakgönüllü insanlardır.

419. Geri de bıraktıklarımızı özlüyor, elimizin altındakinden sıkılıyor, ulaşamadıklarımıza tutuluyoruz.

420. Gezer dolaşırsın heran gönül de; bana kokarsın sen lale de, gül de…

421. Giderim, ancak yarın sizde gelirseniz.

422. Gidip te gelmemek, gelip te görmemek var.

423. Gitmekmi, yoksa kalmak mı zor?

424. Gittide gitti.

425. Gizli aşk bu söyleyemem derdi mi hiç kimseye; zevke veda, neşeyede, veda artık herşeye…

426. Gök yüzün de yanlız gezen yıldızlar, yer yüzün de sizin kadar yalnızım…

427. Gökden ne yağarki, yer kabuletmez?

428. Gönlüm düşüyor çırpınarak gizli kemen de, kız sandalı kalbim gibi oynatma dümen de…

429. Gönlün de sevgime yer vermedinde, yaban güllerini hep derledinde, ellerin ismini ezberledinde; bir benim adımı öğretemedim…

430. Gördüğüm de başımı çevirdiğim gün olur; sanmaki sevmiyorum, gurur, inanki gurur…

431. Görünce aşık oldum o güzel gözlerine, başkasını istemem benim gözüm sen de.

432. Gözden ırak olan, gönüldende ırak olur.

433. Gözemi geldik, senmi unuttun?

434. Gözler yaşarmadıkca, gönüller de gök kuşağı oluşmaz.

435. Gözlerim de yaş, kalbim de sızı, unutmadım seni.

436. Gözü tane de olan kuşun ayağı, tuzakdan kurtulmaz.

437. Gözüm de hep böyle yaş, yaşmı olacaktı?

438. Gözüm de özleyiş, gönlüm de acı; alnım da sevdanın sıcak izi var…

439. Gözüm yol da, gönlüm dar da; ya kendin gel, yada haber yolla.

440. Gözün kendisini görmeme mazereti, bir ayna parçası karşısında iflaz eder.

441. Gurbet de sevgilim aklıma düşdü, nazende sevgilim yadıma düştü.

442. Güçlük, kolaylıkla birliktedir. Kendine gel, ümidi bırakma. Akıllı insan bilirki, ölümün arkasın da bile daha güçlü bir hayat onu beklemektedir.

443. Gül, dikeni görsede, diken güle batmaz.

444. Gülmedi şu bahtım, gülmedi gitdi; sevdiğim herşeyi el aldı gitti; ömrümün baharı kış oldu bitti, sevdiğim herşeyi el aldı gitti…

445. Gülünki, hayatta size gülsün.

446. Gün ağaralı epey olmuşdu.

447. Gün de bir kerre de olsa, uğramalıydın.

448. Gün de, dört öyün yemek yenir miy miş hiç?

449. Gün gelirde beni unutursun demiştin, kalbim de ki bu derdi uyutursun demiştin…

450. Gün olduki, Nedim’len aram bir uçurum kadar açıldı.

 

DOĞRULAR

 

401. Film, konusu için de, oyuncuları için de seyredilir.

402. Gaflet seli bastığı zaman, toprakta uyuyanla tahtta uyuyanın hiçbir farkı kalmaz.

403. Gariptir, yükü çeken manda ses çıkarmaz da, kağnı iniler.

404. Gâvur Dağları’ndaki Mığır Tepesi’nin yüksekliği 2275, Akkaya’nınki ise 2500 metredir.

405. Geçen akşam da buna benzer bir haber dinlemiştim.

406. Geçse de gençlik çağım, boş kalsa da kucağım, sözümü tutacağım; adını anmayacağım…

407. Gelmiş de bizi evde bulamamış.

408. Gelse de en acı sözler dilime, uçacak sanırım birkaç kelime, bir alev hâlinde düştün elime; hani ey gözyaşım akmayacaktın…

409. Gelseniz de, kimseyi bulamazsınız.

410. Gençken bilgi ağacını dikelim ki, yaşlandığımız zaman gölgesinde barınacak bir yerimiz olsun.

411. Gençler yeniliğin, yaşlılar da alışkanlığın esiridir.

412. Gençliğe üç öğüdüm var: Çalışın, çalışın, çalışın.

413. Gençlik çabuk geçer derler; unutmayalım ki, ihtiyarlık da öyledir.

414. Gençlikte para kazan, kocalıkta kur kazan.

415. Gerçek dostluklar, ateş böceği gibidir; karanlıkta kendisini belli eder.

416. Gerçek sevgi, iyilik gördüğünde artmayan ve kötülük gördüğünde eksilmeyendir.

417. Gerçek zenginlik, bulunca sevinmemek, kaybedince üzülmemektir.

418. Gerçekten zeki olanlar, aynı zamanda da alçak gönüllü insanlardır.

419. Geride bıraktıklarımızı özlüyor, elimizin altındakinden sıkılıyor, ulaşamadıklarımıza tutuluyoruz.

420. Gezer dolaşırsın her an gönülde; bana kokarsın sen lalede, gülde…

421. Giderim, ancak yarın siz de gelirseniz.

422. Gidip de gelmemek, gelip de görmemek var.

423. Gitmek mi, yoksa kalmak mı zor?

424. Gitti de gitti.

425. Gizli aşk bu söyleyemem derdimi hiç kimseye; zevke veda, neşeye de, veda artık her şeye…

426. Gökyüzünde yalnız gezen yıldızlar, yeryüzünde sizin kadar yalnızım…

427. Gökten ne yağar ki, yer kabul etmez?

428. Gönlüm düşüyor çırpınarak gizli kemende, kız sandalı kalbim gibi oynatma dümende…

429. Gönlünde sevgime yer vermedin de, yaban güllerini hep derledin de, ellerin ismini ezberledin de; bir benim adımı öğretemedim…

430. Gördüğümde başımı çevirdiğim gün olur; sanma ki sevmiyorum, gurur, inan ki gurur…

431. Görünce âşık oldum o güzel gözlerine, başkasını istemem benim gözüm sende.

432. Gözden ırak olan, gönülden de ırak olur.

433. Göze mi geldik, sen mi unuttun?

434. Gözler yaşarmadıkça, gönüllerde gökkuşağı oluşmaz.

435. Gözlerimde yaş, kalbimde sızı, unutmadım seni.

436. Gözü tanede olan kuşun ayağı, tuzaktan kurtulmaz.

437. Gözümde hep böyle yaş, yaş mı olacaktı?

438. Gözümde özleyiş, gönlümde acı; alnımda sevdanın sıcak izi var…

439. Gözüm yolda, gönlüm darda; ya kendin gel, ya da haber yolla.

440. Gözün kendisini görmeme mazereti, bir ayna parçası karşısında iflas eder.

441. Gurbette sevgilim aklıma düştü, nazende sevgilim yâdıma düştü.

442. Güçlük, kolaylıkla birliktedir. Kendine gel, ümidi bırakma. Akıllı insan bilir ki, ölümün arkasında bile daha güçlü bir hayat onu beklemektedir.

443. Gül, dikeni görse de, diken güle batmaz.

444. Gülmedi şu bahtım, gülmedi gitti; sevdiğim her şeyi el aldı gitti; ömrümün baharı kış oldu bitti, sevdiğim her şeyi el aldı gitti…

445. Gülün ki, hayat da size gülsün.

446. Gün ağaralı epey olmuştu.

447. Günde bir kere de olsa, uğramalıydın.

448. Günde dört öğün yemek yenir miymiş hiç?

449. Gün gelir de beni unutursun demiştin, kalbimdeki bu derdi uyutursun demiştin…

450. Gün oldu ki, Nedim’le aram bir uçurum kadar açıldı.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Çok uzun metinler, küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.