AK Parti'li Kılıç'tan Avustralya'daki deve itlafına tepki:

AK Parti'li Kılıç'tan Avustralya'daki deve itlafına tepki:

"5 bin deveyi vahşice öldürüp ortadan kaldırmak yaşanan kuraklık problemini asla çözemeyecek"- "Dünyanın hayvan haklarından bahsettiği bir dönemde siz helikopterlerden 5 bin hayvanı katlediyorsunuz. Bunun insani bir tarafı yok"

TBMM (AA) - İSMAİL ÇİMEN - TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kars Milletvekili Yunus Kılıç, Avustralya'da fazla su tükettikleri gerekçesiyle 5 bin devenin itlaf edilmesine ilişkin, "5 bin deveyi vahşice öldürüp ortadan kaldırmak yaşanan kuraklık problemini asla çözemeyecek." dedi.

Kılıç, AA muhabirine, Avustralya'da orman yangınları ve kuraklık bahanesiyle yapılan hayvan itlaflarına ilişkin değerlendirmede bulundu.

Avustralya'daki orman yangınlarının, doğayı ve çevreyi ne kadar korumak gerektiği gerçeğini bir kez daha gösterdiğini belirten Kılıç, bilim adamlarının, atmosferdeki birtakım değişikliklerin dünyanın çeşitli bölgelerinde hiç umulmadık şekilde ortaya çıkacağını söylediklerini ifade etti.

Küresel ısınmanın getirdiği kuraklığın pek çok yerde kendini gösterdiğini, özellikle Avustralya'da yüzlerce noktada aynı anda yangın çıkmasına şahit olunduğunu dile getiren Kılıç, "Bu, tamamen kuraklığın bir sonucudur. Ot kurumuş, toprak kurumuş. En küçük bir güneş ışığından, çakan şimşeklerden büyük yangınlar çıktı ve bu zapt edilemez bir hale geldi. Bu arada sayıları milyarların üzerinde olduğu konuşulan hayvanın telef oluşu var. Doğanın kendini yenilemesi belki de binlerce yıl alacak." diye konuştu.

Yunus Kılıç, Avustralya'nın yangınların ardından sel felaketleriyle uğraştığına dikkati çekti.

Yaşanan durumun, "insanın doğayı tahribatlarını doğanın cezalandırması" olarak da değerlendirilebileceğini belirten Kılıç, şöyle devam etti:

"Bir taraftan kuraklıkla boğuşurken ormanlarınız yanıyor, diğer taraftan yağmur beklerken sel felaketleriyle uğraşıyorsunuz. Avustralya'daki durum, yaşantımız içinde bize konfor alanları oluşturacak bir sürü olgunun dünyamıza verdiği zararı en iyi şekilde ortaya koyan olaylardan. Özellikle karbon salımının atmosfere verdiği zararı önleme noktasında oluşturulan uluslararası sözleşmeler var ama halen bu sözleşmelere imza atmayan ülkeler var.

Avustralya da bu tür sözleşmelerin birçoğuna imza atmamış ve sıkıntıyı en fazla yaşayan ülkelerden biri. Dünyanın dengesinin bozulması, bir adada tek başınıza olup dünyanın sorunlarından uzak olduğunuz anlamına gelmiyor. Başınıza bir felaket geldiğinde de yalnız kalıyorsunuz. Avustralya birçok ülkenin bir arada olduğu bir yerde olsa yaşananlara diğer ülkelerin müdahalesi söz konusu olabilir ama adaya müdahale çok zor. Doğaya müdahalenin sonuçları görüldüğü gibi ağır olabiliyor."

- "Yapılan ekosistemi bozmaktır"

Kılıç, ülkede 1 milyon 200 bin yabani devenin yaşadığını, 5 bin deveyi vahşice öldürüp ortadan kaldırmanın kuraklık problemini asla çözemeyeceğini söyledi.

Devenin, kesilebilen ve eti tüketilebilen bir hayvan olduğuna işaret eden Kılıç, bir milyara yakın insanın açlıkla mücadele ettiği düşünüldüğünde birçok ülkeden, bu hayvanların acı çektirilmeden kesilerek, bu insanlara ulaştırılması noktasında Avustralya'ya teklifleri olduğunu hatırlattı.

Develerin, helikopterlerden silahla vurularak telef edildiğine dikkati çeken Kılıç, şunları kaydetti:

"Telef edilme sebebi de susuzluk nedeniyle bu hayvanların yerleşim yerlerini tehdit etmesiymiş. 1 milyon 200 bini deve, 10 milyarın üzerinde hayvan yaşıyor o vahşi ortamda. Bu hayvanları katletmekle belki de ülkenizi koruyamıyor, kollayamıyorsunuz. Bu yalnızca sizin canlılara, biyoçeşitliliğe, hayvana nasıl baktığınızı gösteriyor. Dünyanın hayvan haklarından bu kadar bahsettiği bir dönemde siz helikopterlerden 5 bin hayvanı katlediyorsunuz. Bunun insani bir tarafı yok. Yapılan ekosistemi bozmaktır.

Ekosistemi bozduğumuz için bu yangınlar, sel felaketleri karşımıza çıkıyor. Hayvanları da öldürerek oradaki hangi ekosistemi bozduğumuzu tam olarak anlayabilmiş değil kimse. 20 yıl 30 yıl sonra belki de doğaya zararlı ne tür bitkiler, canlılar üreyecek. Bunları bilmiyoruz. Doğayla, çevreyle alakalı şeylerde bin düşünüp bir karar vermemiz lazım. 5 bin yabani devenin daha öldürülmesiyle alakalı karar var. Dünya'da birçok sivil toplum örgütü 'Yapmayın, etmeyin.' yalvarışı, yakarışı içinde ama o duyarsızlık devam ediyor. Dünya genelindeki baskı sonucu belki bu karardan geri adım atarlar diye umut ediyorum."

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :