AK Parti TBMM Grup Toplantısı

AK Parti TBMM Grup Toplantısı

Genel Başkan ve Başbakan Davutoğlu: (2)

AK Parti Genel Başkan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, Türkiye'de yönetim boşluğu olmadığını ve olmayacağını belirterek, "Siyasi ve hukuki bedeli ne olursa olsun her türlü bedeli ödemeye hazırız. Saldırılar karşısında bir an dahi alacağımız tedbirlerden vazgeçmeyiz" dedi.

Davutoğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, hükümet kurmaya çalıştıklarını, Türkiye'yi hükümetsiz bırakmamak için çaba sarfederken, üç terör örgütünün aynı anda hükümet kurma çalışmalarını ve ülkede demokrasinin sağlıklı işleyişini sabote etmek için harekete geçtiğini söyledi.

"Meclis içindeki ve dışındaki siyasi partilere, aktörlere sesleniyorum" diyen Davutoğlu, bu saldırıların demokrasiye yönelik olduğunu belirtti. Davutoğlu, şöyle konuştu:

"Samimi olanlar hükümetimizin yanında omuz omuza durur. Bu saldırıların ikinci hedefi, Türkiye'nin kamu düzenidir. Öyle bir hava estirmeye çalıştılar ki 'Türkiye'nin sokaklarında huzur, hayat hakkı yok, kontrol güvenlik görevlilerinde değilmiş' gibi bir intiba için harekete geçtiler. Burada da argümanları şu oldu; '7 Haziran'dan sonra bir yönetim boşluğu oluşmuş olabilir, var; geçici bir hükümet iş başında. Dolayısıyla şimdi harekete geçmenin vaktidir. Son günlerde bazıları, bize 'müstafi Başbakan, müstafi Hükümet' diyorlar. Şunu bilsinler, Allah bize ömür verdiği her an, bir dakika dahi bu emanet omuzumuzdaysa gereğini yaparız. Milletimiz de görmüştür, Türkiye'de yönetim boşluğu yoktur, olmayacaktır. Siyasi ve hukuki bedeli ne olursa olsun, her türlü bedeli ödemeye hazırız ama tereddüt etmeyiz, kararsızlık göstermeyiz. Saldırılar karşısında bir an dahi, alacağımız tedbirlerden vazgeçmeyiz. Kimse hevese kapılmasın. 

Bu saldırıların üçüncü hedefi, Türkiye'nin uluslararası itibarıdır. Yani Suruç'tan sonra öyle bir görüntü vermek istediler ki 'Türkiye DEAŞ'a destek veriyor'. Bütün uluslararası toplumu bu şekilde harekete geçirmeye kalkıştılar. 'Türkiye kendisine zarar veren örgütleri cezalandıracak caydırıcı güce de sahip değildir'. İşte 10 gün içinde gördüler. Türkiye kendisine yönelen her namluyu kırmaya, kendisine yönelen her hasmane tavrı cezalandırmaya muktedirdir ve buna da gerektiği zaman gerektiği şekilde cevap verecektir.

DEAŞ, Türkiye'ye hem güvenlik açısından bir tehdittir hem de aziz dinimize verdiği zarar bakımından. Aynı zamanda da inancımıza yönelik bir tehdittir, ideolojik de bir tehdittir. Biz her zaman DEAŞ'ın tehdidine karşı tavır aldık çünkü DEAŞ hem Türkiye'de hem İslam dünyasında yanlış bir İslam imajı oluşturmak suretiyle en büyük zararı vermektedir. Irak'ta ve Suriye'de ezildiği düşünülen Sünni kesimlerin istismarı üzerinden terör faaliyeti yapmaya kalkışmaktadır. Kesinlikle Türkiye için en büyük tehdittir ve gerektiği tedbiri alırız. Aynı şekilde PKK bu kez etnik bir istismar üzerinden faaliyet yürütüyor. Türkiye'nin bazı kültürel fay hatlarını oynatmaya çalışıyor."

- "DHKP-C Alevi vatandaşları istismar etmeye kalkışıyor"

Başbakan Davutoğlu, nasıl DAİŞ Türkiye'de ve bölgede Sünni kesimi istismar ediyorsa, DHKP-C'nin de Alevi vatandaşları istismar etmeye kalkıştığını vurguladı. 

Bu terör örgütlerinin farklı kaynaklardan beslenmekle birlikte, hedefleri aynı bir şer odağının maşaları olduğuna işaret eden Davutoğlu, "Biz Türkiye'de Türk-Kürt, Sünni-Alevi, bütün vatandaşlarımızın onurla yaşadığı, demokratik hak ve özgürlüklerden istifade ettiği, onurlu ve yükselen bir ülkenin vatandaşları olarak geleceğe el ele yürüyeceğiz. Aramıza fitne sokmak isteyenler, şu veya bu terör örgütü üzerinden, şu veya bu etnik ve mezhebi grubu harekete geçirerek Türkiye'yi istikrarsızlaştırmaya kalkışanlara karşı da 78 milyon olarak el ele durmaya kararlıyız" diye konuştu. 

Başbakan Davutoğlu, terörle mücadelede aldıkları tedbirleri anlatarak şunları kaydetti:

"Madem ki 3 ayaklı 3 hedef vardı, DEAŞ, DHKP-C, PKK; Türkiye'nin demokrasisi, kamu düzeni ve itibarı için 3 ayaklı, 3 hedefe dönük operasyonu başlattık. DEAŞ, DHKP-C ve PKK, aynı anda, eş zamanlı operasyonla son günlerde Türkiye'de hak ettikleri cevabı gördüler. 3 ayağın birincisi Suriye'de idi. 23 Temmuz'da yaptığımız güvenlik zirvesinde bütün güvenlik birimlerimizle, 4 saati aşkın toplantıda bütün detayları ele aldık. Sayın Cumhurbaşkanımızla istişare ettik ve eylem planı çıkardık. O günden bugüne bu eylem planı kararlılıkla uygulanmaktadır.

Aziz milletimiz bu anlamda, hükümetimize ve güvenlik birimlerimize tam bir güven duygusu içinde olmalıdır. O gün aldığımız kararlar hiç aksamadan tam bir başarıyla hedeflerine ulaşmıştır. Nedir aldığımız kararlar? Madem ki DEAŞ Suruç'ta 32 vatandaşımızı katletmiştir, madem ki sınırımızda askerimizi şehit etmiştir, DEAŞ'a karşı o gece operasyon kararı verdik. DEAŞ'ın sınırlarımıza yakın bütün karargahları, mühimmat depoları, toplanma yerleri tahrip edildi. Hava Kuvvetlerimiz son derece başarılı bir operasyonla, güvenlik toplantısında bize arzettikleri bütün hedefleri kısa zamanda bertaraf ettiler. 

23 Temmuz'da DEAŞ'a karşı yapılan bu operasyondan sonra, 23 Temmuz'u 24 Temmuz'a bağlayan gece, bu kez saat 23.00'te eş zamanlı olarak uçaklarımız bir taraftan DEAŞ hedeflerini vurmaya devam etti, diğer taraftan da Kuzey Irak'ta PKK hedeflerine yönelik olarak çok kapsamlı bir harekat başlattı. DEAŞ'ın sınırlarımıza yakın bütün üsleri, karargahı, toplanma yerleri ve mühimmat depoları nasıl yok edilmişse, aynı şekilde dalga dalga gelen operasyonlarla PKK'nın Kuzey Irak'taki bütün üsleri, yığınakları, mühimmat depoları, karargahları hedef olarak tayin edilmiştir ve hedeflere tam isabetle, başarıyla ulaşılmıştır. Bu operasyonlara katılan Türk Silahlı Kuvvetleri görevlilerimizi, subaylarımızı, pilotlarımızı AK Parti Grubu adına bir kez daha tebrik ediyor, hepsinin alınlarından öpüyorum. 

24 Temmuz Cumartesi sabaha karşı saat 02.30'da yaptığımız değerlendirmelerde, bu kez DEAŞ ve PKK hedeflerine dönük olarak elde edilen kazanımlar da göz önünde bulundurularak yeni talimatlar verilmiş, 24 Temmuz sabahı 3. dalga operasyonda yine DEAŞ ve PKK hedefleri bu kez karadan topçu atışlarıyla tahrip edilmiştir."

- "Mesajı aldık ve o mesajın gereği olan mesajı o odaklara gönderdik"

Başbakan Davutoğlu, üçüncü ayağın ise terör örgütlerinin Türkiye içinde kullandığı maşalar, elemanlar üzerinde yapılan ve vatandaşların güvenliğini tehdit eden unsurlara karşı emniyetin yürüttüğü çalışmalar olduğunu söyledi. 

Bu çalışmalar çerçevesinde, Suriye ve Kuzey Irak'ta yapılan harekatlarla eş zamanlı olarak, 39 ilde DEAŞ, DHKP-C ve PKK unsurlarına karşı operasyon başlatıldığını ve şu ana kadar bin 302 zanlının gözaltına alındığını belirten Davutoğlu, "Mesajı biz aldık, üç terör örgütü bize karşı hareketi mi geçti? Mesajı aldık ve o mesajın gereği olan mesajı o odaklara gönderdik, göndermeye de devam edeceğiz" dedi. 

Ahmet Davutoğlu, terör örgütlerinin, "biz istediğimiz anda sizin vatandaşlarınızın canına kastederiz" dediğini ifade ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Biz de şunu diyoruz: 'Bir vatandaşımızın canına kast eden olursa, dünyanın neresinde olursa olsun, dünyayı başlarına yıkarız. Onlar şunu dedi; 'Türkiye demokrasisi zayıftır, 7 Haziran'dan sonra kırılgan bir tablo ortaya çıkmıştır'. Biz de onlara şunu dedik; 'Bazıları ortak deklarasyon çağrımıza cevap vermemiş olsalar da AK Parti kadroları ayakta iken, Türk demokrasisi ayaktadır, ayakta olmaya devam edecektir'. Onlar şunu dediler; 'biz Türkiye'yi istediğimizde Türk, Kürt, Sünni ve Alevi çatışmasına yöneltebiliriz'. Biz de onlara şunu dedik; 'siz o çabalar içinde olursunuz ama biz AK Parti teşkilatları Türkiye'nin her yerindeki mevcudiyetiyle, Türklerle Kürtlerin, Sünnilerle Alevilerin ebedi kardeşliğinin teminatıdır ve olmaya devam edecektir'. Onlar şunu dediler; 'biz Türkiye'yi acziyet içinde gösterebiliriz, geliriz, DEAŞ...Sınırda askerinizi vururuz cevap vermezsiniz; PKK...Geliriz askerinizi Adıyaman'da vururuz cevap vermezsiniz, acziyet içindesiniz' mesajı vermek istediler. Biz de şunu söyledik; 'biz demokratikleşme çabalarıyla ne kadar müşfiksek, hasımlarımızı gerektiği zaman cezalandırmak konusunda da o kadar kudretliyiz ve kudretli olmaya devam edeceğiz'. Onlar şunu dediler; 'biz Türkiye'nin uluslararası itibarını zayıflatır, Türtiye'yi yalnızlaştırırız'.

Ama son 10 gün içinde görüldü ki bütün dost ve müttefik ülkeler Türkiye'nin yanındadır, İslam dünyasından AB'ye, ABD'den Avustralya'ya kadar, uluslararası örgütler NATO'dan BM'ye kadar yanımızdadır. Türkiye hiçbir zaman yalnız olmamıştır, yalnız olmayacaktır. Bu kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz. Burada en büyük güç kaynağımız aziz milletimizdir. Bu güç kaynağının bugün siyasete tercüme edilmiş hali AK Parti hareketidir.

Yarın genişletilmiş il başkanları toplantısında bütün il teşkilatlarımızla, il başkanlarımızla, belediye başkanlarımızla, gençlik ve kadın kollarımızla toplanacağız. Ama buradan da 81 vilayetteki bütün AK Parti teşkilatlarına bir talimat mahiyetinde şunu ifade etmek isterim: 'başınız dik olsun, yere ve bu ülkeye sağlam bir şekilde basınız. AK Parti'li olmanın ülke birliğini, ülkenin geleceğini korumak olduğunu cümle aleme gösteriniz. Özellikle de Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki teşkilatlarımıza seslenerek diyorum. Sizin tam da bugün vakur bir şekilde sokağa çıkarak, bu ülkenin birliğini, beraberliğini, en yakın komşularınıza selamlaşmak suretiyle gösterme vaktinizdir. Kim ne yaparsa yapsın, hiç kimse Türkiye'nin parlak geleceğini karartmaya gücü yetmeyecektir."

- "Bizim sabrımızı, kararlılığımızı test etmesinler"

Başbakan Davutoğlu, partililerin kendisine yönelik sevgi gösterisinde bulunması üzerine, "Millet bizden yanadır, Allah bizden yanadır. Allah, tarih ve millet şehit olsun ki bu milletin kaderini karartmak isteyenlere karşı her zaman başımız dik, şefkat ve kudret eliyle halkına yaklaşan bir siyasetin temsilcisi olarak vakur bir şekilde siyasi mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz" diye konuştu.

 Bu mücadeleyi sürdürürken, toplumsal kesimlerin herhangi bir şekilde rahatsız edilmemesine, halkın günlük hayat akışının herhangi bir şekilde etkilenmemesine büyük özen gösterdiklerini vurgulayan Davutoğlu, "Dün gece sabaha karşı Kuzey Irak'a yapılan son dalga operasyon, aziz şehidimiz Arslan Kulaksız adıyla başlatılmıştır. Bunun da verdiği mesaj şudur; bir şehit verirsek, o şehidin verilme talimatını veren odaklara karşı her türlü harekatı yapmaya devam edeceğiz. Bizim sabrımızı, kararlılığımızı test etmesinler" sözlerini sarfetti.

Bütün şehit eşlerine, annelerine ve kardeşlerine de seslenen Davutoğlu, "Acınız acımızdır, yüreğimizde hissediyoruz ama onlar çok kutsi bir davada cennete, Hakk'a yürümüşlerdir. Allah mekanlarını cennet eylesin. Şehitlerimizin emanetini en kararlı şekilde omuzlarımızda taşımaya devam edeceğiz. Bir arslanımızı kaybetmiş olabiliriz ama Anadolu'nun onbinlerce, yüzbinlerce arslanı ayaktadır, ayakta olmaya devam edecektir. Bu arslanların bir kısmı Türktür, bir kısmı Kürttür; bir kısmı Sünnidir, bir kısmı Alevidir. Ama tarih içinde yürüyüşleri itibariyle hepsi kardeştir, azizdir, bu milletin en güzide evlatlarıdır. Allah onlara rahmet eylesin" dedi. 

(Sürecek)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı