AK Parti TBMM Grubu

AK Parti TBMM Grubu

Genel Başkan ve Başbakan Yıldırım: (4)- "(CHP'nin PM bildirisi) Yaptıkları açıklama tam bir siyasi basiretsizlik örneği. Nedir bu ya? Kepazelik. Üniversite öğrencilerinin her dersten sonra kapı önünde okudukları boykot bildirgeleri gibi"- "CHP'nin kulland

TBMM (AA) - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, CHP'nin PM bildirisine ilişkin "Yaptıkları açıklama tam bir siyasi basiretsizlik örneği. Nedir bu ya? Kepazelik. Üniversite öğrencilerinin her dersten sonra kapı önünde okudukları boykot bildirgeleri gibi." dedi.

Yıldırım, AK Parti TBMM Grup toplantısında yaptığı konuşmada, CHP'nin hafta sonu Parti Meclisi (PM) toplantısı sonrasında yayımladığı bildiriyi eleştirdi. Yıldırım, Türkiye'nin terörle amansız bir mücadele içinde olduğunu, terör olaylarına karşı neden toplanılmadığını ifade ederek, "Ne oldu da birden bire hafta sonu programlarınızı iptal edip toplanıyorsunuz?" diye sordu.

Türkiye'de hukukun işlediğini vurgulayan Yıldırım, CHP bildirisinin "tam bir siyasi basiretsizlik örneği" olduğunu söyledi.

Bildiride "Cumhuriyet gazetesine yönelik hukuksuz operasyona son verilmesi, OHAL kapsamında görevden uzaklaştırılan vatandaşlara adil yargılanma hakkı tanınması gerektiğinin, milletvekillerinin tutuklanmasının anayasaya aykırı olduğunun ve otoriter rejimin terk edilmesi gerektiğinin" belirtildiğini anımsatan Yıldırım, şunları söyledi:

"Sayın Cumhurbaşkanımızın, AK Parti yöneticilerinin terör örgütleri PKK, IŞİD'e yardım ve yataklık ettiğini söyleyecek kadar basiretsiz bir tutum içindedirler. Nedir bu ya? Kepazelik. Üniversite öğrencilerinin her dersten sonra kapı önünde okudukları boykot bildirgeleri gibi. Siz siyasi partisisiniz kardeşim, ana muhalefet partisisiniz, iktidar alternatifisiniz. Bu kafayla sittinsene iktidar olamazsınız. CHP bu bildirisinin her satırıyla sanki terör örgütünün ayağını kaldırdığı yere ayağını basıyor. Doğrusu CHP'nin terör örgütlerini her fırsatta mağdur gösterme çabasını anlayabilmiş değiliz. CHP'nin kullandığı dil Türkiye'yi küresel düzeyde zayıf düşürmeye çalışanların kullandığı dille aynı. AK Parti'ye muhalefet edeyim derken CHP Türkiye'ye, millete muhalefet ediyor."

"Adnan Menderes de seçimle geldi"

Başbakan Binali Yıldırım, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Seçimle gelen seçimle gider." sözüne değindiği sırada salondan "Adnan Menderes de seçimle geldi." sesleri üzerine şöyle konuştu:

"Bak; vatandaş 'Adnan Menderes de seçimle geldi' diyor. Duyuyorsunuz değil mi CHP'liler. Merve Kavakçı da seçimle geldi, Meclise sokmadınız değil mi? Ama şimdi o Mecliste, hem de değerlerinden, inançlarından ödün vermeden Mecliste. İşte demokrasi bu. Seçimle gelen Erbakan'a tankları gösterdilerse, AK Parti de tankları gösterenlere cevabını verdi. 'Seçimle gelen seçimle gider' lafı, terör örgütlerinin Türkiye'ye meydan okuduğu bir zeminde siyaseten anlamsızdır. Elbette seçimle gelen seçimle gider. Siyaset meşrudur. Gayrimeşru terör örgütleriyle, cinayet odakladıyla dünyanın hiçbir yerinde bir siyasi partinin organik ilişkisi kabul edilemez. Seçimle gelen seçmenin iradesine sadık kalacak.

Seçimle gelen terörü methedemez, şiddete çağrı yapamaz. Seçimle gelen terör örgütleriyle içli dışlı olamaz. Seçimle gelen demokrasiye, hukuk devletine kurşun sıkamaz. Ortada ciddi iddialar var. Bu iddialar araştırılacak, soruşturulacak, sonucu mahkemeler verecek. İddianameler ortaya çıktığında her şey açığa çıkacak. O zamana kadar ana muhalefet partisinin de görevi, hepimizin de görevi yargıya saygı göstermek, yargı kararını beklemektir. HDP'lilerin bir kısmının PKK ve uzantılarıyla, Kandil'le ilişkilerini açık açık söyledikleri, beyan ettikleri ortadadır. Bazı belediyelerin terör örgütlerine açıktan destek verdikleri de bir sır değildir. Sayın Kılıçdaroğlu, bunların suç olmadığını mı düşünüyorsunuz açıkça söyleyin."

-"Birliğimizi bozmaya CHP'nin de gücü yetmez"

Yıldırım, milletin artık kimin ne olduğunu bildiğini, bu ülkenin insanlarının terörün her türlüsünü lanetlediğini söyledi.

Henüz CHP'nin bu şuuru gösteremediğini belirten Yıldırım, "Bunca insan teröre kurban gitti. Siz bunu şehit ailelerine nasıl izah edeceksiniz? CHP'ye oy veren vatandaşlarımız da partilerinin terör örgütüne olan bu müzahirliğinden son derece rahatsız. Biz CHP'li vatandaşlarımızla ülkemizi darbelere ve bütün terör örgütlerine karşı korumak için Yenikapı ruhunda bir araya geldik. Bu birliğimizi, beraberliğimizi, bu sözümüzü, bu ahdimizi bozmaya CHP'nin de gücü yetmez. Sayın Kılıçdaroğlu, ülkemiz adına ana muhalefet partisi olmanın gerektirdiği sorumluluğu, nezaketi, saygıyı lütfen muhafaza edin." diye konuştu.

Yıldırım, AK Parti hükümeti olarak demokrasiyi ve hukukun üstünlüğünü savunmaya devam edeceklerini vurguladı.

- "Avrupa teröre karşı sus pus"

Binali Yıldırım, tüm terör örgütleriyle mücadelenin amansız bir şekilde süreceğinin altını çizdi. Avrupa'nın demokrasi ve insan hakları konusunda dünyaya ders vermeye çalıştığını ifade eden Yıldırım, "Avrupalı dostlarımız maalesef konu terör örgütü olunca sus pus oluyorlar." dedi.

Avrupa'nın, terör örgütlerinden bazısına göz kırparak tam bir çifte standart ile demokrasiyi de hukuk devletini de can ve mal emniyetini de gözardı ettiğini belirten Yıldırım, şöyle konuştu:

"15 Temmuz darbe girişimine karşı demokrasi dayanışmasından maalesef AB sınıfta kalmıştır. Aziz milletimiz o gece meydanlarda bütün dünyaya demokrasi dersi vermiştir. Kendilerini ileri demokraside görenler kusura bakmasınlar, 15 Temmuz günü demokrasi dersinden sınıfta kaldılar. Türkiye'ye gelip demokrasinin yanında saf tutacaklarına darbecileri koruyup, darbecilerin fazla hırpalanmaması yönünde nasihatta bulunmuşlardır. AB'li dostlarımız, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Türkiye husumeti üzerinden maalesef terörün yanında yer alıyorlar.

Avrupa Parlamentosu duvarlarında PKK'lı teröristlerin fotoğrafları boy boy gösteriliyor ve meydanlarda açıkça terör propagandasına zemin hazırlanıyor. Almanya'daki Ermeni tasarısına karşı orada yaşayan vatandaşlarımızın düzenlediği çok yoğun katılımlı mitinge Cumhurbaşkanımızın video konferansla katılmasına Anayasa Mahkemesi kararıyla yasak getirdiler. Aynı Almanya, terör örgütü PKK'nın Almanya'daki mitingine Kandil'deki Cemil Bayık'ın katılmasına sesisini çıkarmadı. İşte Almanya'nın iki yüzlü tutumu ortadadır. Türkiye Cumhuriyeti'nin meşru bir davası için yasak getirirken, terör örgütünün propagandasına olabildiğince müsamahalı davranmayı ihmal etmemiştir."

Yıldırım, Almanya'nın bir yandan PKK'nın terör örgütü olduğu yönünde karar aldığını, diğer taraftan gereğini yapmadığını aktararak, "Teröre karşı ortak mücadele edelim diyorsunuz, alttan alta da terörün propagandasını yapıyorsunuz. Meclis kararıyla dokunulmazlıkları kaldırılan vekillerle ilgili yaygarayı koparıyorsunuz ama Diyarbakır Bağlar'da alçak terör saldırısına karşı sus pus oluyorsunuz." diye konuştu.

Bağlar'daki saldırıda biri 3.5, diğeri 3 aylık bebeği olan 25 yaşındaki bir annenin gözü dönmüş PKK'lı teröristlerin bomlası ile hayatını kaybettiğine dikkati çeken Yıldırım, "Bu canilik sizler için bir şey ifade etmiyor mu ey Avrupalılar? Saldırıda 10 vatandaşımız hayatını kaybetti, 220 vatandaşımız yaralandı. Bu terör saldırısı hakkında sizlerden bir kınama bile duymadık. Birileri AB ile Türkiye'nin arasını açmak için sürekli operasyon yapıyor, bunun farkındayız." dedi.

(Sürecek)


AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :