AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz:

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz:

"(İkinci darbe girişimi iddiası) İhtiyatlı olmak güzel bir şey, paranoyak olmak ise hastalıklı bir ruh halidir. Bu ikisini birbirinden çok iyi ayırt etmemiz lazım"- "Diğer partilerle mukayese ederseniz bu yapının en az sirayet ettiği parti bugün AK Parti'

ANKARA (AA) - SİNAN USLU / MÜMİN ALTAŞ - AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, ikinci darbe girişimi iddiasına ilişkin, "İhtiyatlı olmak güzel bir şey, paranoyak olmak ise hastalıklı bir ruh halidir. Bu ikisini birbirinden çok iyi ayırt etmemiz lazım." dedi.

Yılmaz, AA muhabirine, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in, Türkiye'nin kredi notunu indirmesi ve görünümünü durağana çevirmesine ilişkin değerlendirme yapan Yılmaz, kredi derecelendirme kuruluşlarının kendi kredibilitelerinin çok yüksek olmadığını belirtti.

Küresel krizle birlikte bu durumun net bir şekilde ortaya çıktığına işaret eden Yılmaz, söz konusu kredi derecelendirme kuruluşlarının "3a" notu verdiği ülke ve şirketlerin, küresel krizde adeta döküldüğünü vurguladı.

Bu tür kuruluşların sadece objektif kriterlerle hareket etmediklerini, subjektif birtakım kararlar alabildiklerini dile getiren Yılmaz, bu durumun da ister istemez söz konusu kredi derecelendirme kuruluşlarının siyasi açıdan eleştirilmesini gündeme getirdiğine dikkati çekti.

Türkiye ekonomisinin küresel kriz sonrası aralıksız olarak 27 çeyrektir büyüdüğünün altını çizen Yılmaz, diğer taraftan cari açığın önceki yıllara göre daha düşük düzeyde olduğunu söyledi.

Ekonomideki mali disiplinin önemine işaret eden Yılmaz, dünyada birçok ülkenin borç oranları artarken, bütçe açıkları ciddi bir problem teşkil ederken Türkiye'de bütçenin gayet iyi durumda olduğunu dile getirdi.

Yılmaz, bütün bu objektif verilere bakıldığında, Moody's'in Türkiye'nin notunu düşürmesinin çok da objektif olmadığının, subjektif verilere dayandığının görüldüğünü vurguladı.

Piyasa aktörlerinin davranış biçiminin önemli olduğunu ifade eden Yılmaz, "Yani kredi derecelendirme kuruluşları geçmişte de uzunca bir süre bizim kredi notumuzu 'yatırım yapılabilir' seviyenin altında tutmuşlardı. Ama bu, Türkiye'ye yatırım gelmesine, Türkiye'nin büyümesine engel olmamıştı. Bundan sonra da inşallah Türkiye yoluna devam edecek." diye konuştu.

- "Aslolan piyasalardaki kısa dönemli dalgalanmalar değil"

Moody's'in kararının ardından kısa vadeli finansal piyasalarda birtakım etkilenmelerin olabileceğini dile getiren Yılmaz, "Bu hareketlenmeyi de gördük zaten. Bundan sonraki süreçte bunları telafi edici bir şekilde yolumuza devam edeceğiz. Aslolan piyasalardaki kısa dönemli dalgalanmalar değil reel ekonomidir; üretimin, yatırımın, istihdam ve büyümenin devamıdır. İnşallah Türkiye bu doğru yolda devam edecek." ifadesini kullandı.

- "Temizlik faaliyetini hassas bir şekilde gerçekleştiriyoruz"

Cevdet Yılmaz, AK Parti'de Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile irtibatlı il ve ilçe yöneticilerinin istifasının istenmesine ilişkin, FETÖ'nün bürokraside, iş dünyasında, siyasette ve diğer bütün alanlarda bir problem olduğunu dile getirdi.

AK Parti'nin, FETÖ ile mücadeleyi uzun yıllar önce başlattığını vurgulayan Yılmaz, şöyle konuştu:

"Geçtiğimiz yıllarda çeşitli kongre ve seçimlerden geçtik. Bütün bunlarda AK Parti bir hassasiyet içinde davrandı. Ama her şeye rağmen tabii ki bu yeterli değil diyoruz. Varsa, kalmışsa yine kendi içimizde bu temizlik faaliyetini hassas bir şekilde gerçekleştiriyoruz. Diğer partilerle mukayese ederseniz bu yapının en az sirayet ettiği parti bugün AK Parti'dir ama en fazla hassasiyet gösteren parti de AK Parti'dir. Bunun da altını çizmek isterim. Diğer partilerden de benzer hassasiyeti bekliyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi'nden, Milliyetçi Hareket Partisi'nden, diğer partilerden. Çünkü bu yapı sadece belli bir partide, belli bir kesimde yer bulan bir yapı değil. Bukalemun gibi her kulağa girebilen, her türlü ideolojik görünüm altında faaliyet yürütebilen bir yapı. Dolayısıyla bütün partilerin benzer bir çaba içine girmesi lazım. Aslında AK Parti dediğim gibi uzun süredir bu çalışmayı yürüten bir parti, kendi içinde kongrelerde, seçimlerde bu hassasiyeti en üst düzeyde göstermiş bir parti ve göstermeye de devam edecek."

- "İddiası olan delillendirmeli"

FETÖ'cülerin kriptolu mesajlaşma uygulaması "ByLock"u kullananlar arasında birçok siyasi, milletvekili olduğu iddiasına ilişkin Yılmaz, şunları söyledi:

"İsimlendirilmeyen hiçbir iddiayı doğrusu ciddiye almıyorum. Varsa bir iddiası olan bunu isimlendirmeli ve delillendirmeli. Bu olmadığı sürece dedikodular üzerinden bir tartışma yürütmüş oluruz. Bu, topyekun siyaset kurumuna da demokrasimizin gücüne de gerçek anlamda FETÖ ile mücadeleye de zarar verir. Biz dedikodularla hareket edemeyiz. Kaynağı belirsiz, isim zikredilmeyen birtakım spekülasyonlarla da meşgul olamayız. Yapmamız gereken, her şeyi açık bir şekilde ortaya koymak, delillendirmek ve üzerine gitmektir."

Delillendirildiği sürece hiç kimsenin bir imtiyazının bulunmadığını belirten Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Kim olursa olsun hesabını vermek durumundadır. Ama birtakım spekülatif sayılarla, kaynağı belli olmayan birtakım bilgilerle hareket edersek doğru yapmamış oluruz. Bizim ülkemiz ciddi bir ülke, ciddi bir demokrasimiz var, kurumlarımız var. Dolayısıyla bizim yapmamız gereken, delilli bir şekilde ortaya konulan iddiaların kaynağına bakarak hareket etmektir. Bunun dışındaki tartışmaları lüzumsuz tartışmalar olarak görüyorum."

- AK Parti'nin Afyonkarahisar kampı

Yılmaz, AK Parti'nin 21-23 Ekim tarihlerinde, Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında yapılması planlanan 25. Değerlendirme ve İstişare Toplantısı'na ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

AK Parti'nin kaderinin, Türkiye'nin kaderiyle örtüşmüş durumda olduğunu dile getiren Yılmaz, "AK Parti'nin bu politik tartışmaları ülkemiz için de ufuk açıcı olacaktır diye düşünüyorum. AK Parti kendi içinde demokrasiyi çok iyi çalıştıran bir parti. Kurulduğu günden bugüne Sayın Cumhurbaşkanımız, kurucu genel başkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın oluşturduğu kurumsal bir gelenek var doğrusu. Çeşitli platformlarda AK Parti kendini yenileyen, politikaları tartışan, güncelleyen bir parti. Statik duran bir parti değil. Dolayısıyla bu toplantılar da bunun bir parçası. Aylık yaptığımız biliyorsunuz toplantılar var, başka platformlarımız var ama 6 ayda bir de bütün milletvekillerimizle, parti yöneticilerimizle bir araya gelip ciddi tartışmalar yapıyoruz. Gündemi ele alıyoruz." açıklamasını yaptı.

- "15 Temmuz hadisesi değerlendirilecek"

Afyonkarahisar kampında ele alınması muhtemel konulara değinen AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yılmaz, şöyle devam etti:

"Afyon'da yapılacak bu toplantıda, özellikle 15 Temmuz'un bir değerlendirmesinin yapılmasını bekliyorum. 15 Temmuz hadisesi ve bugüne kadar gelen süreç mutlaka değerlendirilecektir. Ekonomiyle ilgili değerlendirmeler olacaktır. Dış politikayla ilgili mutlaka sunumlar, değerlendirmeler olacaktır. Suriye başta olmak üzere çok önemli gelişmeler var. Diğer taraftan yine terör meselemiz çok boyutlu bir şekilde ele alınacaktır. Gerek FETÖ, gerek PKK, DAEŞ gibi çeşitli terör odaklarının ülkemizin güvenliğine dönük eylemleri de yine tartışılacaktır diye düşünüyorum. Yani Türkiye'nin gündemi neyse AK Parti'nin de gündemi o. Türkiye'nin o anda tartıştığı konular neyse bunlar aslında bizim de meselelerimiz. Bunlarla ilgili bakanlarımız veya parti yetkililerimiz sunumlar gerçekleştireceklerdir. Bunlar üzerinden milletvekillerimizin yine görüşleri, fikirleri alınacaktır. Müzakereler yapılacaktır. Dolayısıyla bu politikalarımızı yeni baştan ele almamız açısından varsa birtakım güncelleme ihtiyaçları, bunları gerçekleştirmemiz bakımından son derece faydalı olacağına inanıyorum."

Yeni bir yasama dönemine girildiğine işaret eden Yılmaz, "Bu toplantılar aynı zamanda yasama çerçevesindeki önceliklerimizin şekillenmesi bakımından da sağlıklı olacaktır. Diğer taraftan da AK Parti'nin yerelle de çok güçlü bağlantıları var. Yani her bir milletvekilimiz kendi yereliyle ilgili sorunları, meseleleri de bu platformlarda dile getirebiliyor. Bu da bence bir zenginlik. AK Parti'nin diğer partilerden en önemli farklarından biri bu. Birkaç istisnai il dışında bütün bölgelerde, bütün illerde aşağı yukarı bizim temsilcilerimiz var. Dolayısıyla Türkiye'nin nabzını tutmak bakımından da bu toplantılar son derece faydalı olacaktır. Yerelden de meseleler, sorunlar ilgililerle paylaşılmış olacaktır." ifadesini kullandı.

- "İkinci darbe girişimi olacağı" iddiası

İkinci darbe girişimi olacağına ilişkin iddiaların sorulması üzerine Yılmaz, Türkiye'nin hain bir darbe girişimini atlattığını anımsattı.

Türkiye'nin bu badireyi atlattığının altını çizen Cevdet Yılmaz, şunları kaydetti:

"Bir kaosa sürükleyeceklerdi ülkeyi, gerçekten büyük bir yıkıma yol açacaklardı. Bunu çok şükür ülkemiz atlattı. Ama rehavete kapılmamamız gerekiyor. 'Bunu atlattık, her şey bitti.' diye bakmamamız lazım. 15 Temmuz'u hiçbir zaman unutmamak lazım. O sıcaklığını hep hissetmemiz ve bunun gereğini yapmamız lazım. Niçin? Bir daha 15 Temmuz'lar yaşanmasın diye. Diğer taraftan da paranoyak da olmamamız lazım. Yani ihtiyatlı olmak güzel bir şey, paranoyak olmak ise hastalıklı bir ruh halidir. Bu ikisini birbirinden çok iyi ayırt etmemiz lazım. Halkı gereksiz bir korkuya, endişeye sevk etmek de doğru bir yaklaşım değil. İhtiyatlı olmalıyız ama halkımızı da böyle paniğe, korkuya sevk eden söylemlerden de uzak durmalıyız. Akılcı bir şekilde bu orta yolu tutturmalıyız diye düşünüyorum."



AA

Kaynak:Haber Kaynağı