9 yaşındaki Ömer’in ölümüne sebep olan polis memurunun yargılanmasına başlandı

9 yaşındaki Ömer’in ölümüne sebep olan polis memurunun yargılanmasına başlandı

Bolu'nun Gerede İlçesi'nde alkollü sürücüyü kovalarken resmi polis aracıyla 9 yaşındaki Ömer Faruk Akyıldırım'a çarparak ölümüne sebep olan polis...

Bolu'nun Gerede İlçesi'nde alkollü sürücüyü kovalarken resmi polis aracıyla 9 yaşındaki Ömer Faruk Akyıldırım'a çarparak ölümüne sebep olan polis memuru Naci Çakıl'ın yargılanmasına başlandı.

Olay, geçtiğimiz yıl 6 Kasım'da Bolu'nun Gerede İlçesi Dayıoğlu Mahallesi'nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, annesinin temizlik görevlisi olarak çalıştığı okulda 4'üncü sınıf öğrencisi olan 9 yaşındaki Ömer Faruk Akyıldırım, arkadaşlarıyla parkta besledikleri yavru kediyi evine götürmek istedi.

Yavru kediyi parktan alan anne Sevgi Akyıldırım ve oğlu Ömer Akyıldırım'a, sürücüsü alkollü olduğu öğrenilen bir aracı kovalayan resmi polis otomobili hızla çarptı. Çarpmanın etkisiyle yaralanan anne ve oğlu önce Gerede Devlet Hastanesi'ne, ardından İzzet Baysal Tıp Fakültesi'ne götürüldü.

Kazada, anne Sevgi Akyıldırım hafif yaralanırken, 9 yaşındaki Ömer Faruk Akyıldırım'ın tedavi gördüğü hastanede 8 gün sonra beyin ölümü gerçekleşti. Makineye bağlı olarak 22 gün boyunca yoğun bakımda kaldıktan sonra yaşamını yitirdi.

Olayın ardından görevinden ihraç edilen 25 yıllık polis memuru Naci Çakıl hakkında Bolu 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde "taksirle ölüme neden olma" suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Davanın ilk duruşmasına tutuksuz sanık Naci Ç. ile kazadan yaralı olarak kurtulan anne Sevgi Akyıldırım ve ailesi ve taraf avukatları katıldı.

Duruşmada, polis memuru Naci Çakıl, her şeyin "dur" ihtarına uymayan sürücü yüzünden olduğunu belirterek, "Olay günü Atatürk Caddesi üzerinde görevliydim. Bu esnada şüpheli bir araç gördüm ve "dur" ihtarında bulundum. Ama araç sürücüsü, durmayarak kaçmaya başladı. Ben de sirenleri açarak, megafonla da uyararak, durmasını istedim. Bu esnada aracın önüne geçmek istedim ama yolun sağında bir araç olduğundan hafif bir sol yaptım ve bir anda ekip otosunun ön camında bir karartı gördüm, bir de kadın çığlığı duydum. "Ben ne yaptım" diyerek, kendi kendime söylendim. Kesinlikle çocuğu ve annesini fark etmedim. Her şey "dur" ihtarına uymayan sürücü yüzünden oldu. Çok üzgünüm" dedi.

"Oğlumun havada süzüldüğünü gördüm"

Yaşanan kazadan yaralı olarak kurtulan anne Sevgi Akyıldırım ise, ne siren ne de bir fren sesi duymadığını söyleyerek, "Eve gitmek için yola çıktık. Ana yola geldiğimizde oğlum kucağındaki kediyi seviyordu. Ne olduğunu anlamadan, son sür'atle gelen bir araç oğluma ve bana çarptı. Oğlumun havada süzüldüğünü gördüm. Hafif şekilde yaralandım. Ne bir siren sesi ne bir fren sesi ne de bir megafon sesi duydum. Benim oğlumun adı Ömer. İslam'da Ömer demek adalet demektir. Ben de adalet istiyorum" şeklinde konuştu.

Mahkeme heyeti sanığın tutuksuz yargılanmasının devamına karar vererek, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

"Ben oğlumu trilyonlara değişmem"

Duruşma çıkışında gazetecilere açıklamalarda bulunan anne Sevgi Akyıldırım, dava açılmaması için kendilerine 250 bin lira teklif edildiğini belirterek, "Bu adam utanmadan sıkılmadan bir kardeşime giderek, "Bu davadan vazgeçin size 250 bin TL para vereyim" teklifinde bulundu. Bu nasıl bir vicdansızlıktır? Ben oğlumu trilyonlara, milyonlara değişmem" ifadelerini kullandı. Duruşma sonunda Ömer Faruk Akyıldırım'ın okulda kullandığı defteri gösteren acılı anne gözyaşı döktü.

Kaynak:Haber Kaynağı