SAKARYA (AA) - Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Ortadoğu Enstitüsü tarafından düzenlenen "3. Ortadoğu'da Siyaset ve Toplum Kongresi" başladı.

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanı (YTB) Kudret Bülbül, SAÜ Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen etkinlikte yaptığı konuşmada, barış, huzur ve kardeşlik adası Ortadoğu'nun, maalesef bugün emperyalizmin at koşturduğu ve bu anlamda saldırıya en açık bir coğrafyaya dönüştüğünü söyledi.

"Maşa ve araziye uyarlanmış örgütlerle" Ortadoğu coğrafyasının adeta kan gölüne dönüştürüldüğünü vurgulayan Bülbül, DEAŞ, PKK ve FETÖ'nün bunların önde gelenleri olduğunu belirtti.

FETÖ'nün İslam tarihinin karşılaştığı ve bundan sonra da karşılaşabileceği en sinsi terör örgütü olduğunu savunan Bülbül, "DEAŞ ve PKK'nın ne yaptığını herkes bilir fakat FETÖ'nün kim olduğunu son ana kadar kimsenin bilmesi mümkün değil. Kendilerini çok farklı gösterebilirler, ta ki o topluluğa son darbeyi indirinceye kadar." dedi.

Bülbül şunları söyledi:

"Ortadoğu toplumları parçalandığı oranda tarihin nesnesi oluyorlar. Bir araya gelip birilerine güç verdikleri oranda, birbirlerini daha iyi tanıdıkları oranda da tarihin öznesi oluyorlar. Bugün bizim nesle düşen daha fazla tanışmaya, kaynaşmaya, daha fazla iletişime yönelik mekanizmalar kurmak. Çünkü birbirimizi tanımıyor, bilmiyorsak, birbirimizle iletişim halinde değilsek, neyi başarmak mümkün olabilir?"

Eski Tunus Dışişleri Bakanı Refik Abdusselam da Ortadoğu bölgesindeki halkların birbirlerini daha iyi tanıdıklarını fakat bazı milletlerin kendi kendine kapandığını ve bölgede kendini hapsettiğini dile getirdi.

Ortadoğu'da birtakım değişikliklerin olduğunu özellikle siyasi alanda gerçekleşen bu derin değişikliklerin, sert ve kanlı geçtiğini vurgulayan Abdusselam, "Libya, Tunus, Yemen ve Mısır'da meydana gelen devrimler aslında gerçek isteklerle yola çıktı. Bölge halkı uzun yıllar dış ülkelerin etkisinde yaşadı. Gerçekten Arap bölgesindeki 2010'un sonu 2011'in başlarındaki bu siyasi değişiklikler, 1980'lerin sonu 1990'ların başında olması gerekirdi. Gecikti çünkü komünist rejim düştükten sonra bizde de aynı şekilde olmalıydı." değerlendirmesinde bulundu.

- "Ortadoğu kritik eşikte"

SAÜ Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Elmas ise Ortadoğu'da yaşananların dünyadaki küresel gelişmelerle yakından ilişkili olduğunu söyledi.

Kongrenin bu anlamda yapılan çalışmalara çok önemli katkı sağlayacağını düşündüğünü belirten Elmas, "Buna inanıyorum. Şu an Ortadoğu tam kritik eşikte. Dolayısıyla bugün anlatılan konuşmaların bize ışık tutacağını düşünüyorum." dedi.

Türkiye ve darbe algısı konusunda özellikle Batılı ülkelerde çok yoğun aleyhte propaganda ve çalışma var. Burada maalesef bazı İslam ülkelerinin bu algının etkisinde kaldığını da düşünüyor, görüyor, izliyoruz. Bu bakımdan yoğun şekilde bu çalışmalara sizlerden, yurt dışındakilerden, burada olanlardan destek istiyoruz." ifadesini kullandı.

Elmas, Ortadoğu Araştırma Enstitüsünün de bu konuda iki araştırma yaptığını, hem "Ortadoğu İslam ülkelerinde FETÖ algısı" hem de "Dünyadaki darbe ve Türkiye algısı"nı araştırdığını, aktararak, Türkiye'nin bu kritik eşiği inşallah söz konusu çalışmalarla aşacağı yorumunda bulundu.

Konuşmasında SAÜ'de bulunan 95 bine yakın öğrenciden 4 bininin yabancı olduğuna da değinen Elmas, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu konuda hem YTB hem direkt öğrencilerin katkı ve destekleriyle üniversitemizin 1-2 sene içerisinde 5 bine yaklaşan bir sayıya ulaşmasını bekliyoruz. Çünkü 4-5 sene önce 110 yabancı öğrenci vardı. Bunun çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Bunlar gelecekte ve günümüzde ülkemizi dışarıda anlatacak 'gönüllü elçilerimiz' olacaktır. O bakımdan bu öğrencilerin burada bulundukları sürede çok iyi yetişmesi, ülkemiz hakkında iyi bilgiler sahibi olması gerekir."

Katılımcılar arasında eski Tunus Dışişleri Bakanı Refik Abdusselam, eski Irak Başbakan Yardımcısı Tarık Haşimi ve eski Libya Başbakan Yardımcısı Avad el-Barasi'nin de bulunduğu Ortadoğu'da siyaset ve toplum sorunlarının ele alınacağı kongre üç gün sürecek.

AA