2019 Yılı Bütçesi TBMM Genel Kurulu'nda

2019 Yılı Bütçesi TBMM Genel Kurulu'nda

HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan:- "Bütçe, açlık sınırı altındakilere, burs alan öğrencilere 'fedakarlık yapın' diyor. Bu mudur vicdan, bu mudur adalet?" - HDP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık:- "İktidarınız hasta ve 'başkasına bulaştırırsam geçer'

TBMM (AA) - HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın maaşının yüzde 26'lık zam ve emekli maaşıyla beraber 100 bin lira olacağını öne sürerek, "Bütçe, açlık sınırı altındakilere, burs alan öğrencilere 'fedakarlık yapın' diyor. Bu mudur vicdan, bu mudur adalet?" dedi.

HDP milletvekilleri, Cumhurbaşkanlığı, TBMM, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ve Sayıştayın yanı sıra Kamu Denetçiliği Kurumu, Hakimler ve Savcılar Kurulu, Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği, Diyanet İşleri Başkanlığı, İletişim Başkanlığı, Savunma Sanayi Başkanlığı, Strateji ve Bütçe Başkanlığı, Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı ve Devlet Arşivleri Başkanlığının 2019 yılı bütçeleri üzerinde TBMM Genel Kurulu'nda görüşlerini dile getirdi.

Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, bütçenin "vicdansız ve adaletsiz" olduğunu, emeklileri, emekçileri, kadınları, yoksulları, gençleri yok saydığını; yandaşları, zenginleri, tankı, topu öne aldığını iddia etti.

"Saray güvenlikçi politikalara hapsolmuş." diyen Paylan, güvenlik kalemlerinden toplumsal barış sağlayarak yapılacak tasarrufla bazı sorunların çözülebileceğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın maaşının bütçede öngörülen yüzde 26'lık zam ve emekli maaşıyla beraber 100 bin lira olacağını iddia eden Paylan, bütçenin açlık sınırı altındakiler ile burs alan öğrencilere ise "fedakarlık yapın." dediğini savunarak, "Bu mudur vicdan, bu mudur adalet?" sorusunu yöneltti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yüzde 51 ile, HDP'nin tutuklu Hakkari Milletvekili Leyla Güven'in ise yüzde 80'le seçildiğini ifade eden Paylan, "Yüzde 51'le seçilen yüzde 80'le seçileni rehin alıyor. Milletin iradesi ise bir bütündür. Milletin iradesinin tek bir kişisi rehinse bütün milletin iradesi rehindir." şeklinde konuştu.

- "26 milyondan fazla oy alarak seçildi"

Paylan'ın ifadeleri üzerine söz alan AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, "Cumhurbaşkanımız yüzde 52,5 oyla, 26 milyondan fazla oy alarak Türkiye'nin meşru seçilmiş bir Cumhurbaşkanıdır ve görevi, toplumun birliğini, beraberliğini, bütünlüğünü sağlamaktır, toplumun birliğini, huzurunu bozan PKK terör örgütü ve türevlerine karşı da mücadele etmektir. Dolayısıyla Cumhurbaşkanının yaptığı budur." dedi.

HDP Gaziantep Milletvekili Mahmut Toğrul, yeni sistemle parlamentonun gücü ve etkisinin elinden alındığını, demokratik parlamenter sistemin adım adım tasfiye edildiğini savundu.

AK Parti iktidarının hukuku ayaklar altına aldığını öne süren Toğrul, "AKP'nin yargısı, AKP Genel Başkanı'nın 'AİHM kararını tanımıyoruz. Karşı hamlemizi yapar, yolumuza devam ederiz.' talimatını alıyor, Sayın Demirtaş ve Sayın Önder'in cezasını onaylıyor. Bu cezanın beş yıl sonra verilmesi sadece hukuk açısından değil, bu devletin meşruluğu açısından da son derece vahimdir." değerlendirmesini yaptı.

Toğrul, yeryüzünde bir tek HDP'li kalsa bile asla biat etmeyeceğini belirterek, "Selahattin Demirtaş kabusunuz olmaya devam edecek, HDP'liler kabusunuz olmaya devam edecek." ifadesini kullandı.

Bunun üzerine söz alan AK Parti Grup Başkanı Naci Bostancı, HDP'lileri veya başka siyasete gönül vermiş kişileri biat ettirmek şeklinde yaklaşımları olmadığını söyledi.

Çarpıtmaya dayalı bu propaganda dilini reddettiğini vurgulayan Bostancı, "Türkiye'deki savcılar Cumhuriyetin savcılarıdır. Onların görevleri, bu ülkenin birliği ve dirliği istikametinde cumhuriyetin esenliği için çalışmaktır. Hukukun görevi ve aynı zamanda Cumhuriyet savcılarının görevi budur. Onlar kimseden talimat almazlar. Esasen AK Parti Genel Başkanı da kimseye talimat vermez." diye konuştu.

HDP Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş, AİHM'nin Demirtaş hakkındaki kararı sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sözlerini hatırlatarak, "İstinaf mahkemesine ışık hızıyla talimat gitti ve iki hafta içinde karar onaylandı. O kadar hızlı oldu ki; Erdoğan, herkesin gözü önünde, dünyanın gözü önünde Demirtaş'ı cezaevinde tutmak için istinafa talimat verdi." dedi.

- "Adaletsizlik sicili hayli kabarık"

HDP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık da isminde adalet olsa da AK Parti iktidarının adaletsizlik sicilinin hayli kabarık olduğunu savundu.

Hukuku hiçe sayan hamleler olduğunu ve siyasi hasımlara zulmetmek için dolaplar çevrildiğini öne süren Şık, şöyle devam etti:

"Kendiniz için kurduğunuz mutlak cezasızlık sistemi içinde dahi hırçın, huzursuz ve bir o kadar da korku yüklüsünüz çünkü yaptıklarınızın gayrimeşru olduğunu adınız gibi biliyorsunuz. Yağma ve talan düzeninizin ömrünü biraz daha uzatmak için yaptığınız ve kendinize mubah gördüğünüz ne varsa zehirli bir sarmaşık gibi tüm ülkeyi sarıyor. İktidarınız hasta ve 'başkasına bulaştırırsam geçer' diyen suça bağımlı aklıyla hastalığını devletin tüm kurumlarına bulaştırmış durumda. Hastalığın en çok sirayet ettiği yer ise ele geçirdiğiniz, diz çöktürmekte zorlanmadığınız medya ve yargı."

HDP Şanlıurfa Milletvekili Nimetullah Erdoğmuş da Diyanet İşleri Başkanlığının ötekileştirici tutumdan vazgeçmesi gerektiğini belirterek, "AK Parti'nin geçmişteki hikayesine bakınız. Bugün Adalet Ve Kalkınma Partisi dışlayan bir iktidara dönüşmüş durumda." diye konuştu.

- TİP Genel Başkanı Baş da konuştu

Bu arada TBMM Başkanvekili Levent Gök, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş'a talebi üzerine 4 dakikalık konuşma hakkı tanıdı.

Baş, yaptığı konuşmada, bütçenin milyonerleri daha da servet sahibi etmeyi amaçladığını savunarak, bütçede "Halktan alacağız, saraya vereceğiz." dendiğini iddia etti.

İktidar temsilcileri ve bakanların "bir harikalar diyarı" anlattığını savunan Baş, "Bu ülkede insanlar işsizlikten, atanamadıkları için intihar etme noktasına geliyorlar ama biz buralarda saraydan Türkiye'nin ne kadar harika göründüğünü dinliyoruz." ifadelerini kullandı.



Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :