2016 Yılı Bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda

2016 Yılı Bütçesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu (1):“(ABD ile) Uluslararası alanda karşı karşıya bulunduğumuz her tehdit ve sınama ile ilgili olarak çok yakın istişare, işbirliği ve dayanışma içindeyiz. Bazı konularda görüş ayrılıklarımız olabilir ama bu bizim müttefik olduğu

TBMM (AA) - Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye ile ABD'nin uluslararası alanda karşı karşıya bulundukları her tehdit ve sınama ile ilgili olarak çok yakın istişare, işbirliği ve dayanışma içinde olduğunu belirterek, "Bazı konularda görüş ayrılıklarımız olabilir ama bu bizim müttefik olduğumuz gerçeğini de değiştirmez ve istişare yoluyla bunları aşmayı sürdüreceğiz” dedi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, bakanlığının 2016 yılı bütçesinin görüşmelerinde sunum yapan Çavuşoğlu, Türkiye’nin yakın çevresinde yaşanan insani kriz bağlamında açık kapı ve sınırdan geri göndermeme politikasına kararlılıkla devam ettiğini söyledi. Dünyada en fazla sığınmacı barındıran ülkenin Türkiye olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, kamp içi ve dışındaki sığınmacıların ihtiyaçlarını karşıladıklarını, eğitim ve sağlık imkanlarını ücretsiz sağladıklarını anlattı. Suriyeliler için Türkiye’nin yaklaşık 10 milyar dolar harcama yaptığını ancak bu konuda uluslararası toplumun katkısının 455 milyon dolar seviyesinde olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, bir taraftan da göçmen kaçakçılığıyla ciddi şekilde mücadele edildiğini vurguladı.

Suriye’deki ihtilafın 5. yılını doldurmak üzere olduğuna dikkati çeken Çavuşoğlu, bu krize siyasi çözüm bulma çabalarını uzun süredir güçlü şekilde desteklediklerini belirtti. Bakan Çavuşoğlu, “Bugün Suriye’deki ihtilaf bölgede mezhepsel bir çatışmaya dönüşme riski taşıyor. Bu risk Rusya’nın askeri müdahalesiyle daha da arttı” diye konuştu.

Rusya’nın ülkede esas hedef olarak Suriyeli muhalifleri belirlediğini ve sivilleri hedef alan saldırıların son zamanlarda şiddetlenerek arttığına işaret eden Çavuşoğlu, kendilerinin de konuyu uluslararası kamuoyunun gündemine taşıdığını belirtti.

Bölgedeki DAEŞ tehdidine de değinen Çavuşoğlu, Suriye’deki sorunun DAEŞ’e indirgenmesini eksik bulduklarına dikkati çekti. Bu ülkedeki ihtilaf son bulmadan DAEŞ tehdidinin ortadan kaldırılamayacağını söyleyen Çavuşoğlu, “Dolayısıyla bu sorunun temeline inmemiz, siyasi istikrarı sağlamamız lazım” ifadelerini kullandı.

Mevlüt Çavuşoğlu, Suriye konusunda kritik bir döneme girildiğini, muhalifler ve rejim arasındaki ilk dolaylı görüşmelere yaşanan tıkanma ve Rusya’nın hava saldırıları nedeniyle ara verildiğini hatırlattı. Türkiye’nin bu süreçte muhalefetle ilgisi olmayan unsurların, muhalefetmiş gibi gösterilme çabalarına engel olduğunu anlatan Çavuşoğlu, muhalefet ile temaslarını da yoğun şekilde sürdürdüklerini dile getirdi. Muhalefetin siyasi çözümden yana olduğunu ortaya koyduğunu belirten Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

“Muhalefetin müzakere heyeti genel koordinatörü Hicap ile pazartesi günü Ankara’da görüştük. Mevcut ortamda siyasi sürece destek verilmesinin önem kazandığını, ikinci görüşmelere muhalefetin iyi hazırlanması gerektiğini, bu süreçte desteğimizin de süreceğini kendisine ilettik. Ayrıca Cenevre öncesi ve sırasında fikirdaş ülkelerin dışişleri bakanıyla da yoğun bir diplomasi trafiği yürüttük. Sürecin sağlıklı şekilde işletilmesi için gereken adımların atılması gerekliliğini tüm muhataplarımıza vurguladık. Yarın Münih’te Rusya ve İran’ın da yer aldığı uluslararası destek grubu toplantısına katılacağım. Sürecin Suriye halkının beklentileriyle milli çıkar temelinde yürütülmesi için çalışmaya devam edeceğiz.”

-“Irak'taki çatışma ortamı Türkiye için ulusal güvenlik meselesi"

Irak’ın içinde bulunduğu durumla Türkiye’nin milli çıkarları arasında doğrudan bir bağ olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, bu ülkedeki çatışma ortamının Türkiye için ulusal bir güvenlik meselesi olduğunu söyledi. Çavuşoğlu, DAEŞ’in, Irak El Kaide’sinin küllerinden doğduğunu ve hala Irak topraklarının yüzde 30’undan fazlasını işgal ettiğini ifade etti. “Musul’un DAEŞ’ten geri alınması ulusal güvenlik çıkarlarımız gereğidir” diyen Çavuşoğlu, Türkiye’nin Başika bölgesinde bu nedenle eğitim verdiğini belirtti. Bakan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

“Musul kurtarıldığında Irak hükümetinin egemenliği de bu şehirde yeniden tesis edilmiş olacak. Bu sürecin sonunda Arapların yanı sıra Türkmenler, Yezidiler, Hıristiyanlar ve Kürtlerle birlikte Musul yeniden eski huzuruna kavuşacak ancak geri alınmasıyla Irak’ta mesele bitmeyecek. Irak hükümeti siyasi alanda bazı olumlu adımlar atmadığı müddetçe DAEŞ veya benzeri terör yapılarından kaynaklanan risk devam edecektir.”

-“İsrail ile görüşmeler sürüyor”

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Türkiye’nin bölgede barışın gerçekleşmesi için aktif bir politika izlediğini söyledi. Gazze’ye uygulanan gayri insani ambargonun 9. yılına girdiğini vurgulayan Çavuşoğlu, bölgedeki insanların temel ihtiyaçlarının karşılanması için yoğun çaba sarfettiklerini ifade etti. Mevlüt Çavuşoğlu, “Barış süreci, nihai bir tarih belirlenerek tekrar başlatılmalıdır. Türkiye olarak barış sürecine ve bu çerçevede Filistinli kardeşlerimizin birlik içinde olma yönündeki çabalarına desteğimiz devam edecektir” diye konuştu.

Türkiye-İsrail ilişkilerindeki süreç hakkında da bilgi veren Çavuşoğlu, bu ülkenin şartları yerine getirmesini beklediklerini ve bu anlamda görüşmelerin sürdüğünü belirtti.

Mısır’daki gelişmeleri yakından takip ettiklerini vurgulayan Çavuşoğlu, güçlü ve istikrarlı bir Mısır’a tüm dünyanın ihtiyacı olduğunu dile getirdi. Çavuşoğlu, seçilmiş Cumhurbaşkanı Mursi dahil tüm idam cezalarının infazının kaldırılması gerektiğinin altını çizdi.

-Türkiye’nin AB üyeliği

Bakan Çavuşoğlu, Türkiye’nin AB üyeliğinin kendileri için stratejik bir tercih olduğunu ve bu yöndeki iradenin ilk günkü kadar güçlü olduğunu anlattı. Son günlerde ilişkilerde önemli bir ivme yakalandığını belirten Çavuşoğlu, kısa vadede müzakerelerde yeni fasılların açılması, üyelik konusunda somut adımların atılması ve vatandaşın Schengen ülkelerine seyahatinde vize uygulamasının kaldırılmasının hedeflendiğini ifade etti.

-"ABD ile işbirliği içindeyiz"

Çavuşoğlu, Türkiye-ABD ilişkilerini değerlendirirken dış politikanın en önemli unsurlarından birinin bu ülke ile olan ortaklık olduğuna işaret etti. Mevlüt Çavuşoğlu, “Uluslararası alanda karşı karşıya bulunduğumuz her tehdit ve sınama ile ilgili olarak çok yakın istişare, işbirliği ve dayanışma içindeyiz. Bazı konularda görüş ayrılıklarımız olabilir ama bu bizim müttefik olduğumuz gerçeğini de değiştirmez ve istişare yoluyla bunları aşmayı sürdüreceğiz” dedi.

-"Hedef Rusya değildi"

Rusya ile son dönemde yaşanan gelişmelere de değinen Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

“Rusya ile bölgesel ve küresel konulardaki bazı yaklaşımlarımızın örtüşmediğini biliyoruz. Yine de bu ülkeyle ilişkilerimize stratejik bir bakışla yaklaşıyorduk. Özellikle ticaret ve enerji alanlarında yararlı bir işbirliği gerçekleştirdik. 24 Kasım’da yaşanan hadisede hedef Rusya değil ülkemiz hava sahasını ihlal eden bir uçaktı. Biz sadece daha önce defalarca uyguladığımız angajman kurallarını uyguladık. Rusya ise Türk halkına zarar vermeyi amaçlayan bir siyaset takip etti. Ülkemizi hedef alan bir karalama kampanyası yürüttü, bizi kışkırtmaya çalıştı. Elbette gerekli cevapları verdik ancak biz diyalog kapısını açık tutuyoruz.”

İki ülke arasında yaşanan son gelişmelerin enerji güvenliğini sağlamaya yönelik hedeflerin haklılığını bir kez ortaya koyduğunun altını çizen Çavuşoğlu, enerji nakil güzergahları ve kaynak ülkeleri çeşitlendirmenin kritik önem taşıdığını sözlerine ekledi.

(Sürecek)

AA

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :