12. Çalışma Meclisi Toplantısı

12. Çalışma Meclisi Toplantısı

Uluslararası Çalışma Örgütü Genel Direktörü Guy Ryder:- "Türkiye'nin Milletler Cemiyetine ve ILO'ya katıldığı 1932'den bugüne ilişkilerimiz çalışmaya ilişkin temel ilke ve haklar, iş sağlığı ve güvenliği ve mültecilerin iş piyasasına entegrasyonu gibi ala

ANKARA (AA) - Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Genel Direktörü Guy Ryder, "Türkiye'nin Milletler Cemiyetine ve ILO'ya katıldığı 1932'den bugüne ilişkilerimiz çalışmaya ilişkin temel ilke ve haklar, iş sağlığı ve güvenliği ve mültecilerin iş piyasasına entegrasyonu gibi alanlarda son derece yoğun bir hal almıştır." dedi.

Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca "Daha Parlak Bir Gelecek İçin Çalışmak" temasıyla düzenlenen 12. Çalışma Meclisi Toplantısı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla ATO Congresium'da düzenlendi.

Burada konuşan ILO Genel Direktörü Ryder, "İstanbul İnisiyatifi"nin de kabul edildiği ILO'nun 10. Avrupa Bölge Toplantısı'nın iki yıl ardından 12. Çalışma Meclisi vesilesiyle tekrar Türkiye'de olmaktan memnuniyet duyduğunu belirtti.

ILO'ya, örgütün kuruluşunun 100'üncü yıl dönümüne ve "iş ve çalışma hayatının geleceğine" yönelik Türk hükümeti, işverenleri ve çalışanlarınca gösterilen ilgiye de teşekkür eden Ryder, "Türkiye'nin Milletler Cemiyetine ve ILO'ya katıldığı 1932'den bugüne ilişkilerimiz çalışmaya ilişkin temel ilke ve haklar, iş sağlığı ve güvenliği ve mültecilerin iş piyasasına entegrasyonu gibi alanlarda son derece yoğun bir hal almıştır." diye konuştu.

Türkiye'nin Suriyelilere yaklaşımına daha önce yaptığı ziyaretlerde bizzat tanık olduğunu vurgulayan Ryder, Türkiye'nin, Suriyelilere yalnızca hayatta kalmaları için değil aynı zamanda bir iş bulmaları ve insan onuruna yakışır şekilde yaşamaları için verdiği desteğin altını çizdi.

- "100 yıl önce Türkiye ve ILO Birinci Dünya Savaşı'nın küllerinden doğdu"

ILO'nun kuruluşunun 100'üncü yıl dönümü vesilesiyle ILO'nun ve iş ve çalışma hayatının geleceğine odaklandıklarını belirten Ryder, bu toplantının ILO'nun ve Türkiye'nin ortak tarihinden ders çıkarmak için bir vesile olduğunu söyledi. Ryder, şöyle devam etti:

"Tam 100 yıl önce, 1919'un baharında tıpkı ILO'nun kurucularının kuruluşumuzu Birinci Dünya Savaşı'nın küllerinden kurmaya başladığı gibi Mustafa Kemal Atatürk'ün liderlik ettiği bir grup asker de sizlerin Kurtuluş Savaşı'nızı başlattı. ILO evrensel ve kalıcı barışın ancak sosyal adaletin tesis edilmesiyle mümkün olabileceği gibi basit ama aynı zamanda çok güçlü bir fikir üzerine kuruldu. Bir yanda biz dünya çapında sosyal adaletsizliğe karşı bir mücadele başlatmışken, Türk halkı da yabancı işgaline başkaldırıyor ve kendi geleceği için mücadele veriyordu. Atatürk'ün Samsun'a çıkarak Kurtuluş Savaşı'nı başlattığı tarih olan 19 Mayıs'ın geçen pazar kutladığınız 100. yıl dönümünü ben de tebrik ederim."

Bu tarihin Türkiye Cumhuriyeti'ni ve yeni bir toplumu meydana getiren büyük siyasi ve sosyal değişimin başlangıcı olduğunu ifade eden Ryder, Atatürk'ün ortaya koyduğu eğitim, medeni kanun ve kadın hakları odaklı reform adımlarının 1920'de yeni kurulmuş olan ILO ile ilk bağları oluşturduğunu hatırlattı.

O günlerden yüzyıl sonra da dünyada kalıcı barışın tesisi için ortaya çıkan engellerle mücadelenin sürdüğüne işaret eden Ryder, "Geleceğimizi, çalışma hayatının geleceğini ve toplumlarımızın geleceğini sağlamak bizim elimizde. Birlikte herkes için ekonomik güvenlik ve sosyal adalet sağlayan bir geleceği şekillendirme sorumluluğunu paylaşıyoruz." şeklinde konuştu.

- "Takdirle not edilmiştir"

"İşin Geleceği Küresel Komisyonu Raporu"nda yer alan bazı kilit noktalara dikkati çeken Ryder, raporun büyüme, kalkınma ve iş temelinde insan merkezli bir gündeme sahip olduğunu belirtti.

İnsanların işin geleceği için sunulan fırsatları tam olarak değerlendirebilmeleri için ilk ve en önemli yatırımlardan birinin onların yeteneklerine yapılan yatırım olduğunu anlatan Ryder, "Rapor, doğumdan yaşlılığa olan süre içerisinde evrensel sosyal koruma çağrısında bulunuyor. Şunu akılda tutmalıyız ki dünya nüfusunun sadece yüzde 45'i en az bir sosyal koruma altındadır. ILO konferansında ele alınacak ankette Türkiye'deki ayrımcı olmayan, engellileri ve çocukları kapsayan yaklaşımlardaki ilerleme takdirle not edilmiştir." diye konuştu.

Ryder ayrıca, Komisyonun aynı zamanda yaşam boyu öğrenme, cinsiyet eşitliği, eşit işe eşit ücret ve cinsiyetler arası ücret farklarına ilişkin ilkelerin de altını çizdiğini vurguladı.

İş sağlığı ve güvenliğinin temel bir hak olduğunun 1998 ILO Bildirgesi'nde yer aldığını kaydeden Ryder, Manisa'nın Soma ilçesindeki facia ve dünyadaki birçok benzeri düşünüldüğünde ve her yıl 3 milyon insanın işle alakalı şekilde yaralandığı ya da hastalandığını göz önünde bulundurulduğunda iş sağlığı ve güvenliği konusunun aciliyetinin öne çıktığını dile getirdi.

Ryder, esnek çalışma saatlerinin bir zorunluluk değil tercih olması gerektiğine değinen raporun ayrıca, toplumun iyiliği için toplu iş sözleşmesi ve sosyal diyaloğun önemine de dikkati çektiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Birleşmiş Milletler (BM) 73. Genel Kurulu'nda insanlığın ortak geleceğine yönelik küresel tehditlerle mücadelede ve küresel adaletin sağlanmasında bir ülkenin tek başına mücadele etmesinin imkansız olduğu, bu konuda ortak adım atılması gerektiği yönündeki konuşmasını hatırlatan Ryder, Erdoğan'ın Cenevre'de düzenlenecek Uluslararası İş Konferansı'na hitap etmesinden memnuniyet duyacağını sözlerine ekledi.

Kaynak:Haber Kaynağı

Etiketler :